DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
Arzu Ayın Yaşadığı Acı Olay..
Ordu’nun Çaybaşı ilçesinde evli ve bir çocuk annesi olan 20 yaşındaki Arzu Ay’ın, hayatına son vermeden önce günlük tuttuğu ortaya çıktı. Ay’ın defterine yazdığı satırlar, yaşadığı duygusal baskıyı, aile içi sorunları ve iç dünyasındaki çalkantıları gün yüzüne çıkardı.
Ordu’nun Çaybaşı ilçesinde 20 yaşındaki evli ve bir çocuk annesi Arzu Ay’ın ölümü, geride bıraktığı günlüğünde yazdığı yazılarda farklı bir boyut kazandı. 11 Mayıs 2025’te evinin yakınındaki ceviz ağacında asılı halde bulunan Arzu Ay’ın, hayatına son vermeden önce yazdığı satırlar, genç kadının yaşadığı psikolojik baskıyı, aile içi çatışmaları ve iç dünyasındaki çalkantıları ortaya koydu. Küçük yaşta evlendirilen ve yine genç yaşta anne olan Ay’ın yazıları, hem duygusal yalnızlığını hem de çevresiyle yaşadığı uyumsuzluğu gözler önüne serdi. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürerken, Arzu Ay’ın eşi ve kayınvalidesi hakkında dikkat çeken iddialar gündeme geldi.
Düzeltilmiş İfadelerle Arzu Ay’ın Günlüklerinden Bazı Bölümler…
Bugün kötü bir gün geçirdim. Niye mi şöyle. Benim kökü bir kaynanam yüzünden. Sabah kalkmadım diye beni tersliyor, ben ne desem mırıldanıyor ya da söyleniyor. Ben terslesem Cihan kızıyor. Ben de ne söyledim ne de onu söylediklerini duymazdan geldim. Dışarıya çıktım kafamı dağıtmaya biraz da olsa dağıttım ama hata da suç da onundu ama benim bu evden gideceğimi kimse bilmiyordu. O gün herkes bilecek ama ben ne yapıyorsam kızım için yapıyorum. Biliyorum bu yazdıklarımı bir gün okuyacaksın o zaman bana mı yoksa anana mı hak veriyorsun bakalım. Cihan elveda Arzu.
İnsan içindeki acıları dertleri hiç kimseyle paylaşamaz ama dert ortağı olursa orta olursa paylaşırsın. Benim de dert ortağım bu defter. Ne yazdıysam, ne anlattıysam her şeyi dinliyor anlıyor. Şimdi biz Ramazan ayındayız Ramazanda küslük olmaz ama biz her gün küsüz. Bugün de kızım yüzünden kavga ettik. Ben sustukça onlar hep bana bağırdılar, azarladılar. Ben yine sustum yine köpek gibi azarlandım. İnsan karısına kızı yüzünden bağırır mı hiç bağırır çünkü beni hiç sevme diye bağırır. Tabii bizim evimiz yıllar önce bitti. O da Cihan yüzünden. Biz kavga ettiğimizde anasına sahip çıkmasaydı, benim yanımda olsaydı şu an bu durumda olmazdık eskisi gibi mutlu olurduk. Ama bu çok zor artık. Bizim evliliğimiz yıllar önce koptu şimdi iki yabancı gibiyiz…
Sevgili Defter,
Bugün güzel bir gün geçirdim ama akşam olmasını hiç istemiyorum. Çünkü hiç istemedim canımın acımasını. Benim kızım her akşam uyumadan beni ısırıyor. Ben emzirmek istemedikçe evdekiler zorluyor. Ben vermedikçe köpekten farkım kalmıyor, köpek gibi azarlıyor. Ama ben her gece odaya geçip ağlıyorum. Bu bir gece değil her gün, her gece, her ay, her yıl ağlıyorum. İçimdeki acıları dışarı vuramıyorum. Deftere yazdıkça içimdeki acılar az da olsa diniyor. Her gece Allah’a dua ediyorum. Bu acılardan beni kurtar diye.
Sevgili Defter,
Gece sahura kalkamadım Cihan geldi beni uyandırmaya. Ben kalktım tam içeriye gidiyordum ki bana; “camış gibi yatıyorsun” dedi. Benim kalbim kırıldı, sahurda hiçbir şey yiyemedim. Sırf bana hakaret etti diye. Sabah oldu bana yine kızdı, yine kalkamadım diye. Allah onların bin belasını versin, amin.
Suskun Yürek,
Kolay değildir seni seviyorum demek.
Düşünmeden asla söylemek gerek.
Eğer seni seviyorum dediyse bir yürek,
Ölene demek sözünde durması gerek.